Kamu harcamalarında meydana gelen bir artış ile özel sermaye yatırımları ve faiz oranları arasındaki ilişki iktisat politikalarını belirleme noktasında etkin bir rol oynamaktadır. Bu değişkenler arasındaki ilişki şu şekilde açıklanabilir; Kamu harcamalarının artması faiz oranlarının artmasına neden olacaktır. Artan faiz oranları ise özel sektör yatırımları üzerinde azaltıcı bir etkiye sahip olacaktır. Kısaca Milli Gelir denkleminde yer alan değişkenlerden kamu harcamalarında meydana gelen bir artış, faiz oranı etkisi ile özel yatırım harcamalarını düşürecek, fakat Milli Gelir seviyesinde herhangi bir değişme yaşanmayacaktır. Bu etki iktisat literatüründe dışlama etkisi olarak bilinmektedir.
Bu etki iktisat literatüründe iki büyük ekol olarak bilinen klasik ve keynesyen ekol tarafından ayrıntılı olarak incelenmiştir. Klasik görüş devletin ekonomi üzerindeki müdahalesinin sınırlı olması gerektiği noktasında birleşmiştir. Devletin kamu politikası araçlarını kullanarak ekonomiye müdahale etmesinin özel sektör yatırımları üzerinde bir dışlama etkisi yaratacağını düşünmektedirler. Kamu yatırımlarının özel sektör yatırımları üzerindeki dışlama etkisi doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki şekilde ortaya çıkmaktadır. Kamu yatırımlarının özel sektör yatırımları ile rekabet edebilecekleri alanlarda (Eğitim, sağlık, konut vb.) gerçekleşmesi durumunda bu yatırımların özel sektörü ikame edici olmasından dolayı bu alanda yapılan yatırımların ilgili alanda faaliyet gösteren özel sektör yatırımları üzerinde doğrudan bir dışlama etkisi gerçekleşir. Genellikle tarım, imalat sanayi, enerji ve bankacılık gibi alanlara devletin yatırım yapması durumunda ilgili alanlarda özel sektör yatırımları üzerinde bir dışlama etkisi görülmektedir. Bu dışlama etkisi kamunun özel sektör ile rakip mallar üretmesi halinde artarak devam edecektir.
Yazının devamı için tıklayınız..